Aşka Tövbe

Şehbal başarılı bir öğretmendir. Öğretmenlik yaptığı okulda öğrenciler ve öğretmenler tarafından sevilen sayılan birisidir. Bir gün ders çıkışı kendisine gelen mektubu okur. Mektup kuzeni Mübin’den gelmektedir. Mektup içeriğinde Mübin Şehbal’i İstanbul’a köşke çağırmaktadır.  Şehbal normal durumda Ege sahillerinde tatil yapacaktır ancak Mübin’in mektubu her şeyi değiştirmiştir. Gemi ile yolculuk yaptığına bin pişman olan Şehbal köşke hemencecik varmak, hasret gidermek istiyordur.

En sonunda vardığında köşkten girerken kalbi delicesine atıyor, bu anın gerçekliğinden şüphe ediyordur. İçeri girdiğinde dadısı onu kucaklar ve neşeyle diğerlerine haber eder. Halası gelip ona sarılır. Mübin koşarak gelir ve hemen ona sıkıca sarılır. Ona neden haber vermediğini sorar. Şehbal ise sürpriz yapmak istediğini dile getirir.

Sofrada iken hoşsohbet ederler ve arayı kapatmaya çalışırlar. Halası Şehbal’e neden tayinini buraya almadığını sorar ancak Şehbal öğrencileri çok bağlıdır. Hatta bağı o kadar kuvvetlidir ki onları çocukları olarak tanıtır. Nazan ise bu durumu gülünç bulur. Nazan havai, zevklerine düşkün iş yapmaktan pek hazzetmeyen birisidir.

Şehbal piyano çalıp şarkı söylerken Mübin odaya girer ve onu alkışlar. Daha sonra ciddileşerek ona çok önemli bir şey söylemesi gerektiğini dile getirir ve onu köşeye oturtur. Uzun zamandır açılmak niyetindedir ancak bir türlü cesaretini toplayamamıştır. Bu sefer cesaretini toplayan Mübin, ona Nazan’a âşık olduğunu söyler. Bunu duyan Şehbal’in hayalleri başına yıkılmış ,bütün umutlarıyla beraber hayatı altüst olmuştur. Şehbal sevdiği kadının Nazan olduğunu anlar anlamaz ikisinin uyumsuz bir çift olduğunu söyler. Mübin de onu bu nedenden ötürü çağırmıştır. İkisinin arasını yapmasını isteyen Mübin çaresizce Şehbal’den yardım ister. Şehbal ikilinin arasını yapmaya çalışır ancak Nazan bir başkası ile evlenir. Şehbal üzüntüyle beraber İzmir’e geri döner. Mübin’in aklı sonradan dank etmiş ve Şehbal’in peşine düşmüştür. İkiliyi zorlu bir gelecek bekliyordur.