Tutsak

1987 yapımı dram filminin yönetmenliğini Yavuz Yalınkılıç yapmıştır. Filmin başrollerinde ise Gökhan Güney ve Songül Beyçe yer almıştır. Para karşılığında bir suçu üstlendiği için tutuklanan adam hapisten çıkar ama anlaştığı gibi parasını alamaz. Parasını vermedikleri gibi başka bir suçu daha üstüne attıkları için tekrar hapse girer. Filmde bu genç adamın suçsuzluğunu kanıtlama çabaları ve bu sırada eşinin yaptığı yanlış tercihlerin hikayesi anlatılmaktadır.

  Selim aile babası eşini seven mutlu bir hayata sahip bir adamdır. Karanlık işlerle uğraşan arkadaşı Abbas, Selim’in ailesine bakacağına ve para göndereceğine söz vererek ondan bir suçu üstlenmesini ister. Fakir ailesini rahat yaşatabilmek için suçu üstlenen Selim yıllarca hapiste yatar. Hapisten döndüğü gün ailesinin hala sefalet içinde olduğunu görür.

 Abbas aileyi hiç ziyaret etmemiş, sözünü tutmamıştır. Kadın çocuklarına çamaşır yıkayarak, oğlu ise bir şeyler satarak hayatlarını devam ettirmeye çalışmışlardır. Abbas’ın kirli parasını istemediğini söyleyen dürüst kadın eşinden de onun peşini bırakmasını ister ama Selim hapiste geçen yıllarının intikamı almadan onu rahat bırakmayacağını söyler. Evdeki tabancısını alarak Abbas’ı bulmaya gider. Onu durdurmaya çalışan eşi ve çocukları ağlayarak artık dayanacak güçleri olmadığını söyleyerek  tabancayı elinden alırlar.

 Bunun üzerine Selim yalnızca konuşmak için Abbas’ı bulacağını, başka çaresi olmadığını söyler. Oğluna yanlış bir şey yapmayacağına dair söz vererek Abbas’ın yanına gider.

  Abbas ailesine para yardımı yapmaktan, dikkatleri üzerine çekeceği için vazgeçtiğini, anlaşmayı sadece Selim’le yaptığını söyleyerek kendini savunur ve ondan bu konuyu daha fazla uzatmamasını ister. Selim karşısındaki adamın güçlü olduğunun ve çaresiz kaldığının farkındadır. Parasızdır ve ondan kendisine bir iş ya da para vermesini ister.

Fakat Abbas adamı aşağılamaya devam etmektedir. Ondan ayakkabılarını silmesini ister. Çaresiz kalan Selim gururunu bir kenara bırakarak adamın dediğini yapar. Bunun üzerine cebinden küçük bir miktar para çıkaran adam bununla kendisine bir boya tezgahı alıp çalışmasını söyler. Aşağılanmanın verdiği sinirle Abbas’ın belinden aldığı tabancayı ona doğrultur ama tetiği çektiği zaman silahın boş olduğunu anlar. Bunun üzerine silahı yere atarak oradan giden Selim, Abbas’ın silahtaki  parmak izlerini kullanacağını düşünememiştir.