Boyacı

Dalgacı Mahmut (Sadri Alışık) sokaklarda ayakkabı boyacılığı yapan, güler yüzlü, şakacı, matrak bir mahalle delikanlısııdır. Bir tanesi siyahi, iki yakın arkadaşıyla birlikte aynı evde yaşamaktadır. Birlikte işe çıkmaktadırlar. Kimi zaman Sultanahmet meydanında turistlerin ayakkabılarını boyarlar kimi zaman da, duvar diplerine açarlar tezgahlarını.

Yine işe çıktıları bir gün, yaşlı ve hasta bir adam Mahmut’a ayakkabısını boyatmak ister, ancak kalbinde sorun olduğu için sendeleyip, yanına çömelir. Bu adam Ahmet Tokdemir (Ziya Tüzün) adında çok zengin bir iş adamıdır, Mahmut adama Abbas ismini takar. Adamı, araca bindirir, yardımcı olur, evine kadar yollar. Ahmet Tokdemir, Mahmut’un bu davranınışını çok beğenir, onu ofisine davet eder. Ahmet, kalp ataklarını ara ara yaşamaktadır. Yeğeni Cemil (Hüseyin Zan) amcasına çok çektirmiştir, önce rahmetli babasının mirasını yiyip bitirmiş, sonra da amcasından aldığı paraları kumarda, kadınlarla pavyonlarda yemiştir. Ayrıca adam yaralama ve hırsızlıktan dolayı hapse girip çıkmıştır. Amcası Cemil’e ateş püskürmektedir. Cemil, amcasının kendisinden başka kimsesinin olmadığını, abisinden yadigar olduğu için onun için değerli olduğunu düşünür. Ancak Ahmet, Cemil’i mirasından men eder ve ofisinden kovar. Cemil, giderken Ahmet Bey’in sekreteri Leyla’ya (Selda Alkor) sulanır, Leyla tokatlayıp haddini bildirir. Leyla, güzel mi güzel, şirin mi şirin bir genç kızdır.

Mahmut, Ahmet’in iş yerine gider. Mahmut, sekreter Leyla’dan etkilenir, hoşlanır Ahmet, odasında vişne suyu içerken, kalp krizi geçirir.  Mahmut, içeri girdiğinde, Ahmet’i yerde yığılmış olarak bulur, yanında kalemlikten bir makas düşmüştür, gömleğinde vişne suyu lekesi vardır. Mahmut, makası eline alır, Leyla içeri daldığında Mahmut’u katil sanar. Leyla, Mahmut’a silah çekip, polisleri arar.

Polisler, Mahmut’u suçsuz bulurlar, Ahmet kalp krizinden ölmüştür. Ahmet’in cebinden çıkan vasiyette, kimin yanında öldüyse , servetini ona bırakacağına dair bilgi vardır. Mahmut’un başına talih kuşu konmuştur.