Zengin Mutfağı

Pehlivan Lütfü yirmi yıl önce pehlivan olan ve şimdi ise Kerim Bey’in köşkünde aşçılık yapıyordur ve artık ayrılma vakti gelmiştir. İçinde nereye gideceğine dair hiçbir fikir yoktur. Ayrılışının nedenini seyirciye en başından anlatmaya karar verir.

1970’de bir Sonbahar sabahı emirleri öğrenmek için üs kata çıkmış ancak hiç kimseyi bulamamıştır. Kapıdan giren kız ise geciktiği için özür diler ancak akşama o evlenecektir. Alacakaranlık çökmüş ancak kimsenin gelip gittiği yoktur. Çevrede sürekli polis sirenleri ve helikopter uğultuları duyulur. En sonunda Pehlivan Lütfü bir terslik olduğunu anlayıp evlenecek olan kıza gidip sorar. Kendi işverenleri gelmediğini bir nebze anlamıştır ancak evleneceği adam Selim’in neden gelmediğini sorar. Kıza evleneceği adamla alakalı sorular sorar. Aslında zengin olduğuna inandığı selimin çulsuzun teki olduğunu öğrenmiş ve kıza evlenmesinin ne kadar doğru olduğunu söyler.

En sonunda kapı çalar ve kız Selim’in geldiğini zannederek koşturur ancak gelen Ahmet’tir. Pehlivan Lütfü bütün sakladıkları şeyleri tekrar ortaya çıkarır ve hep beraber içmeye başlar. Ahmet olanları anlatmaya başlar. Büyük olayların olduğundan bahseder.  İstanbul’da yer yerinden oynuyordur. İşçiler ayaklanmış İzmir’den İstanbul’a kadar yürümüşler ve çalıştıkları bütün fabrikaları bırakmışlardır. Kız Selim’in gelememe nedenini buna bağlar ve en azından başına bir şey gelmediği için mutlu olur.

Pehlivan Lütfü bütün bunların nedenini daha detaylı öğrenmek ister. Ahmet, Pehlivan Lütfü’nün patronunun da bu durumda tüymüş olduğunu söylediğinde Lütfü buna inanmak istemez. Eve geleni gördüğünde ev sahiplerinin geldiğini zanneder ancak gelen şofördür. Şoför evdekilerin Avrupa’ya kaçtıklarını söyler. Pehlivan Lütfü büyük bir telaş içerisinde evde dört döner. Kız ise evlenemeyeceklerini düşündüğü için üzgündür. Lütfü kendisini patron sanacaklarını düşündüğü için korkarak evde dolanır. Kapı çalar ve gelen Selim’dir. Büyük bir karmaşanın içerisinde kalan Lütfü giderek değişen dünyada kimseye güvenemeyecektir.