No Sudden Move

Tribeca Film Festivali’nde ilk olarak tanıtımı yapılan No Sudden Move, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülü alan Steven Soderbergh’in en önemli yapıtlarından birisi. HBO Max için özel olarak çekilen film, kısa sürede dünya film dünyasında dikkat çekmeyi başardı.

Filmde konu 1950’lili yıllarda geçiyor ve klasik bir soygun filmi olarak başlıyor. Bu nedenle karışık bir olay örgüsü bulunmadan film, bu sayede izlemeyi kolay hale getiriyor. Ancak filmde, bugüne kadar çekilen pek çok soygun filmine üstü kapalı göndermeler yaparak izleyenlerin eğlenceli bir film izlemesini de sağlıyor. Başrollerde Don Cheadle ve Benicio del Toro’nun yer aldığı film, konusu ilginç olmasa da oyunculukları, aksiyon dolu sahneleri ve ünlü yönetmenin ince dokunuşlarıyla izleyenlerden tam not almayı başarıyor.

No Sudden Move Konusu Ne?

Film 1950’li yıllarda Detroit’de başlıyor ve 3 suçluya odaklanıyor. Bu 3 suçlu ise Jones, Curt ve Watkins’tir. Hapishaneden yeni çıkan Curt, daha önce pek çok farklı suça bulamış Watkins ve hakkında çok fazla bilgi bulunmayan Jones için yaşanılan zorlu dönemden çıkılmasının tek çözümü para kazanmaktır. Mafya babası Frank Capelli’nin ve ortağı Ronald tarafından bir 3 isme özel bir teklif yapılır. Paraya ihtiyaç duyan 3 suçlu, gelen teklifi sorgulamadan kabul eder.  Başta basit bir belge ele geçirme işi olarak görülen bu iş, kısa sürede karmaşık bir hale döner ve 3 suçlu, hayati bir tehlike içerisine düşer. Filmde ele geçirilmek istenen belge ile ilgili detaylar yer almasa da çok özel bir belge olduğu sürekli vurgulanır.

Ancak amaç para kazanmak da olsa işler beklenildiği gibi gitmez ve 3 isim, hayatları pahasına içerisine düştükleri zorlu durumdan çıkmak için amansız bir mücadele verir. İstenilen belgeyi çalarak patronlarına teslim etmek isteyen 3’lü cesetlerin, ihanetlerin ve karmaşık olayların içerisinde kalır.