Curtis Hanson’un yönetmenliğinde 1997 yılında gösterime giren film Los Angeles’te yaşanan yer altı suç örgütleri arasındaki gerilimin anlatıldığı bir hikayedir. Başrollerinde Russel Crowe ve Kim Basinger gibi ünlü aktörleri gördüğümüz film yayınlandığı dönemde izleyicinin beğenisini kazanmıştır.

Yıl 1950’yi gösterdiği zamanlar Los Angeles eskisi gibi bir çöl olmaktan çıkmıştır artık. Ünlülerin ve iş adamların yaşamak istediği, medyanında desteğiyle artık herkesin yaşamak için hayal kurduğu bir şehir haline gelmiştir. Bu sırada Los Angeles’in yer altı dünyasının patronu Mickey Cohen şehrin tüm pis işlerini yöneten acımasız bir karakterdir. Şehrin popüler olmasından sonra Los Angeles polisleri tarafından şehrin görüntüsünü zedelediği gerekçe gösterilerek hakkında yakalama kararı çıkarılır. Medyanın gözünde çetelerin yönettiği çöl havasından çıkıp ünlülerin akın ettiği yeni bir dünyadır artık Los Angeles. Tabii Cohen’in yakalanmasıyla beraber diğer suç örgütü çeteleri boş durmak istemez Cohen’in boşalttığı koltuğu devralmak için bir adeta bir yarışma içerisindedirler. Yapılan plan doğrultusunda Cohen’in adamlarının büyük bir kısmı bir gecede ortadan kaldırılır. Ancak bir sorun vardır çünkü öldürülenlerin arasında bir polis memurun da olduğu anlaşılır.

Bu cinayetin üzerine görevlendirilen üç polisin farklı karakteristik özellikleri sayesinde cinayeti çözmek için farklı yöntemler izlediğini görüyoruz. Polislerden ilki Exley, departmanın sevilen karakteridir ve kariyerinin önünün açık olduğu düşünülür. Kuralcı kimliği, her şey kanuna ve nizama göre yapan iş kolik yapısı kendisini sevdirmeyi başaran huyları arasında yer alır. Suçlu olduğu kişileri hakettiği şekilde cezalandırmayı seven, doğrularına inanmaktan vazgeçmeyen hatta bu yolda kendi iş arkadaşlarını bile ihbar edebilecek bir yapıdadır. İş arkadaşları tarafından pek sevilmesede istediği başarıyı elde edip departmanda terfi almıştır. İkinci polis White, agresif yapısıyla dikkat çeken ve bundan dolayı bazen adaleti kendi sağlaması gerektiğine inanan bir polistir. Bulmak istediği gerçeke bazen kanun dışına çıkarak her türlü mücadeleyle ulaşabilir. Üçüncü polis Jack, departmanı konu alan bir televizyon dizisinin sunucusudur. Ekran önünde olduğu için konuşulmayı seven, yaramaz bir karaktere sahip biridir.

Üç farklı karaktere sahip polislerin kendi yöntemlerini kullanarak cinayeti çözmüş olması kendilerini bir an şüpheye düşürür. Çünkü cinayet beklenilenden daha kısa sürede çözülmüştür. Bu şüpheyle tekrar yola çıktıklarında üç polisin yolu güzel bir kadının kapısında kesişir.