Diamanti filmi, Roma’nın arka sokaklarında, zamanın izlerini taşıyan eski bir kostüm atölyesinin kapılarını aralayarak başlıyor. Sinema ve tiyatro sahnelerine hayat veren kostümler, burada birbirine omuz veren kadınların maharetli ellerinde can buluyor. 1970’lerin ruhunu hissettiren dar sokaklar, aralıksız çalışan dikiş makinelerinin ritmi ve kumaşların yumuşak dokusunu hissedebiliyoruz.

Diamanti”, yalnızca kostümlerin sahneye uzanan yolculuğunu değil, onları var eden kadınların kimsenin bilmediği iç dünyasını da görünür kılıyor. Yabancı dram film kategorisinde karşımıza çıkan Diamanti filminde, atölyenin düzenini sağlayan Alberta ve Gabriella Canova kardeşler, hikâyenin görünen yüzü olsa da asıl derinlik, her gün aynı masanın başına oturan kadınların yaşamlarında saklı. Umutlarını, acılarını, dayanma güçlerini ve yaratıcılıklarını her ilmekte yeniden şekillendiren bu kadınlar, geçmiş ile bugün arasında sessiz ama güçlü bir köprü kuruyor.

“Diamanti”, kadın emeğini, sanatın görünmeyen büyüsünü ve dayanışmanın gücünü merkezine alan etkileyici bir yabancı dram filmi olarak gözler önüne seriliyor. İtalyan sinemasının duygusal anlatım geleneğini yansıtan film, kadın odaklı yabancı drama türünde öne çıkan, sıcak ve dokunaklı bir hikaye sunuyor.