Dikiz Aynası

1973 yapımı aşk filminin yönetmenliğini Ülkü Erakalın yapmıştır. Filmin başrolünde Sadri Alışık rol almıştır. Şoförlük yapan bir adamın dramatik aşk hikâyesi anlatılmaktadır.

Kazım şoförlük yapan, hayatı seven bir adamdır. Arkadaşları ona Artist Kazım lakabını takmıştır çünkü film yapımcısı arkadaşı Ekrem’den sürekli rol istemektedir. Sinema sektöründe adını duyurmanın hayallerini kurar. Ekrem, isteğini sürekli dile getiren Kazım’a güzel bir rol bulacağının sözünü verir. İlk görüşte âşık olduğu eski sevgilisi Leyla’yı unutamamıştır. Eski aşkı aklına geldikçe gözyaşları döken Kazım artık başka bir kadını sevemeyeceğine inanır. Ona başka bir kız bulmak için uğraşan arkadaşlarına kızar, efkârlandıkça içip sarhoş olur. Bir gün mahalleye güzel genç bir kız taşınır. Kazım’ın kızı beğeneceğini düşünen arkadaşları onu yanına çağırırlar.

Kızı ilk gördüğü anda güzelliğinden etkilenen Kazım tanışmak için ona çiçek hediye eder. Baharı çok sevdiğini dile getiren kızı birgün arabasıyla gezdirmek istediğini söyler. Kız için bir aşk mektubu yazar ve onunla ilgili hayaller kurmaya başlar. Mektubu vermeye gittiği sırada akşam buluşmak için sözleşirler. Kazım heyecanla buluşma için hazırlanmaya başlar. Anlaştıkları yerde kızı beklemeye başlar fakat saatler geçse de gelmez. Ekildiğini gören mahalleli onun bu haliyle eğlenince sinirlenir ve hesap sormak için kızın evine gider.

Kendisiyle alay edildiğini düşünen Kazım gururunu kurtarmak için kıza hesap sorarken acı gerçekle yüzleşir. Genç kız yürüyemediği için pencerenin önünde geçecek bir hayata mahkûm olmuştur. Kızın bu haline çok üzülen Kazım çok sevdiği arabasını satmaya karar verir. Bu parayla sevdiği kızı tedavi ettirmek ister. En kısa zamanda arabasını satıp bir miktar nakit para elde eder. Arabayı teslim etmeden önce bir gün daha onunla vakit geçirmek ister. Bu son gününde kızı bir çay bahçesine götürür ve muhabbet ederler.

Bu sırada Mine Koçan ismiyle sahne alan genç ve güzel bir kadın yaşadığı hayattan şikâyet etmektedir. Etrafı şirketler ve gözünü para hırsı bürümüş insanlarla çevrilidir ve o kendini çok yalnız hissetmektedir. Bir gün şoförü rahatsızlanınca Rıfat abisi bir haftalığına Kazım’ı çalışması için kadının yanına gönderir. Mine Koçan’ın bir hayranı olan ve sesini çok beğenen Kazım’ın hayatı bu işten sonra değişecektir.